KİNDERİP'İN (Söğütlü) TARİHİ

Gerek Mardin tarihi gerek tüm civarın tarihi hakkında net bilgiler kanıtlarıyla mevcut olduğu halde birileri tarafından mesnetsizce çarptırılarak yansıtılmaya çalışımaktadır.
  Söğütlü (Kinderip) tarihini 200 yıllık olarak yansıtmaya çalışanlar olduğu gibi, 200 yıl öncesine kadar Süryani olduğunu iddia edenlerde vardır.
   Bu iddialara yanıt vermek bile gereksiz aslında ama yine de birileri tatmin olsun diye verelim.
    1- Söğütlü Tarihi iddia edildiği gibi 200 yıllık değildir, Söğütlü’nün kurulu olduğu tepenin altında insan tarafından kazılmış ve kilometrelerce  uzanan bir yer altı mağara şehri bulunmaktadır, bu tür mağaraların kazıldığı devirler arkeologlarca 3000 yıllıktır, Zavarip adı verilen bu mağaraların neredeyse tüm beldenin altına uzanmaktadır. Tek tünel halinde olup odalardan oluşmaktadır.
  2- Mağaraların geçmekte olduğu yerin üst tarafında yapılan kazılarda roma dönemine ait olduğu kesin olarak bilinen büyükçe sütunlara rastlanmıştır.
        Sadece bu sütunlar ve mağara şehri hiç de 200 yıllık bir tarih değildir, belde 3000 yıllık bir geçmişe sahiptir.
       

 Romalılar ve Bizanslılar döneminde tüm çevreye hakim din elbette hıristiyanlıktı, Söğütlü’de de hala o dönemden kalma isimler de mevcuttur, “Kafaa El Bia” kilise arkası anlamına gelir, “rabyet cıb al dayr” kilise kuyusu tepesi gibi isimler o dönemden kalma isimlerdir.
       Beldenin islamiyet öncesi hırsitiyan olduğu muhakkaktır, ancak; 200 yıl öncesine kadar hıristiyan olduğu tamamen yanlıştır. Yanlış olduğunun kanıtları da tartışmasız ortadadır.
       100 yaşına basmış insanlara 50-60 yıl öncesinde bazı mezarlıkların tarihi soruldu ancak bu mezarlıkların tarihi hakkında ne kendileri ne de atalarının bilgi sahibi olmadıklarını anlattılar, Kimlere ait olduğu meçhul olan onlarca mezarlık var beldede. Belde 200 yıllık bir tarihe veya 200 yıllık bir islam tarihine ait olsaydı, bu kadar sahibi belirsiz islam mezarlığı olmazdı.
       Neredeyse yüzbinlerce insanın sığabileceği mezarlıklar bulunmaktadır, bu mezarlıkların tamamı da müslüman mazarlığıdır, bu kadar ölünün olabilmesi için en az 1000-1500 yıl gereklidir.
        Beldenin müslümanlar tarafından fethinden sonra bir kaç süryani ailenin burada kalmaya devam ettiği bilinmektedir. Bu ailelerin bir kısmı 250 yıl önce islamiyeti seçmiş oldukları, bir kısmının da beldeyi terkettikleri tahmin edilmektedir.
      Tesadüfi yapılan bütün kazılarda bulunan ve tarihi hiç kimse tarafından bilinmeyenr mezarlıklar kıbleye bakarken sadece bir mezarlıkta doğuya bakan (hıristiyan) mezarlara rastlanmıştır.
Bölge islam egemenliğine Hz. Ömer döneminde girmiştir,
M.S. 607 yılına kadar Roma ve Sasaniler savaşı sürdü. Halife Ömer den sonra İslam Orduları İran üzerine yürüdü,Üstünlük Araplara geçti ve böylelikle Sasani yönetimi M.S. 645 yılında sona erdi.
Düzenli Arap egemenliği Sasani hanedanlığı çöküşünden sonra başladı. Müslüman Araplar Dicle Irmağını geçtiklerinde ilkeleri olarak tamamen Kerdanilerle tanıştılar.Bu ilkeler Nasturi Merhabinin ilkeleriydi. Müslüman Araplar Marturilere hoşgörülü şekilde yaklaştılar.
Hz. Muhammed (S.A.V)kendi etkiliğini sağladıktan ve yönetimini pekiştirdikten sonra ilk olarak bir antlaşma yaptı.Müslüman Arapların daha kuzeye yani Savurun coğrafya olarak bulunduğu bölgeye gelişleri Halife Ömer dönemindedir. M.S. 634 644 yılları arasında halife olan, H.z.Ömer in İslamiyeti kuzeye yaymak için görevlendirdiği İslam ordusu, Roma İmparatoru; Perakliusun ordusunu Yarmak savaşında yenerek Suriye yi aldı. İad Bin Ganem M.S. 639 yılında beraberinde Halid Bin Velid, Muaz Bin Caber, Said Bin Zayed gibi komutanlarla; Mardin, Habur, Cizre, Nusaybin, Hasankeyf, Kızıltepe, Savur, Mayafarikini savaşsız olarak ele geçirdi.
O dönemler, Abdulselam Oğullarından Medar Bin Nezar ın kardeşi, Rabia nedeniyle Mardin den Habura Rakka dan Siirt e kadar olan Mezopotamya ya Diyarı Rabia denilmekteydi. Savur, Mardin ve yöresi; M.S. 990 yılında Abu Ali Bin Hasan Mervan tarafından Mervani ler ülkesine katıldı.
Etkinliğini günümüze değin sürdürecek olan bölgede neden olduğu değişmelere geç-meden,Ortadoğu ve Avrupa ya uzanan İslam imparatorluğunun merkezi bölgedeki ekonomik siyasi ve toplumsal durumunu incelemek, sonraki gelişmeleri kavramada yardımcı olacaktır.
O dönemler, Abdulselam Oğullarından Medar Bin Nezar ın kardeşi, Rabia nedeniyle Mardin den Habura Rakka dan Siirt e kadar olan Mezopotamya ya Diyarı Rabia denilmekteydi. Savur, Mardin ve yöresi; M.S. 990 yılında Abu Ali Bin Hasan Mervan tarafından Mervani ler ülkesine katıldı.
Etkinliğini günümüze değin sürdürecek olan bölgede neden olduğu değişmelere geç-meden,Ortadoğu ve Avrupa ya uzanan İslam imparatorluğunun merkezi bölgedeki ekonomik siyasi ve toplumsal durumunu incelemek, sonraki gelişmeleri kavramada yardımcı olacaktır.
İslam imparatorluğunda bir önceki yüzyılda başlayan iç çöküntü II.yüzyılda daha belirgin bir hal aldı.Bir süre özerk bölgeler hanedanlığına bölünen imparatorluk İslami otoriteyi teslim eden imparator halife tarafından yönetilmiyordu.
İran dan Mısıra kadar olan bölge Şii Generaller ve Aristokların elindeydi. 11.Yüzyıl ortalarına doğru dışardan gelen saldırılar imparatorluğunun ne denli zayıfladığını ortaya koyuyordu. İspanya ve Sicilya da Hıristiyanların önemli bölgelerini ele geçirdiler.Haçlılar yakın doğu olarak bilinen bölgeye girdiler. Bu dönemde göçebe Türklerin çocukları alınıp Memlüklüler tarafından devlet yönetimi ve askerlikte görevlendirilirlerdi.Orduda Türk askerler arttıkça o arada da Arap ve İranlılar azalıyorlardı.İslam sınırının ötesinde de 200.000 çadırı geçen Karahanlılar M.S 960 yılında topluca Müslüman oldular.
1089 yılında vezirlikten alınan baba oğul (Fahrulddevle ve Amiddevle) İsfahan a çağrıldılar. Gördükleri ilgi üzerine Mervani oğullarını ortadan kaldırmaları konusunda Sultan Melik Şah ı ikna etmeyi başardılar.Fahrulddevle Melik Şahın komutanlarından Altuk Beyin ordusuyla Diyarbakır bölgesine girdi.Amid ve Meyyo Farikin kuşatıldı.Kuşatmadan önce Mervani Mansur bazı önlemler almak üzere Cizreye gitmişti. Uzun ve entrika dolu kuşat-madan sonra her iki kent teslim oldu.Melik şaha ulaşmasına rağmen Mervani Emeri ülkesini kurtaramadı.Böylece 1085 Savur diğer bölge kentleri gibi Selçuklular egemenliğine girdi.
1104 Yılında Haçlılar Cebeli Akar ve Suruç a saldırdı.Eminuddin çökmüş Nuseybini çöküşten kurtarmak için yola çıkmış olan Yakut ta yoldayken ölmüştü.Yerine Mardin e kardeşi Ali Altuk egemen olmak istediyse de amcası Eminuddin buna engel oldu. Yerine Cebeliyi (Midyat) verdi.
1105 Yılında Eminuddin;Şam ve Trablus u kuşatan Haçlılar üzerine yürürken yolda ölünce,Bağdat tan gelen Necmeddin Ilgaz, Hasan Keyf ve Mardin i ele geçirdi.Bu bölge durmaksızın el değiştirdi.
1133 Yılında Musul Emiri Zengi ile Mardin Emiri Artukoğlu, Hüsameddin Temurtaş la anlaşarak Hasan Keyf Emiri Davut a saldırdılar.Amid önlerinde karargah kurmuş olan Davut, kaleye sığındı.Yapılan 1 günlük savaşta yenilerek kaçtı. Oğlu Süleyman Zengi ise tutsak oldu.Amid önünden uzaklaşan iki emir,Davut a ait olan Mardin yakınındaki Çavra (Savur) kalesini kuşattılar.Zengi kaleyi ele geçirerek Artuklulara verdi.
1258 Yılında Mardin üzerine yürüyen Mogol Hülaguyu Nuseybin de Ahmad Nasruddin Artuk Arslan karşıladı.Yenilince Mardin kalesine çekildi Hülagunun oğlu Yaşmut Mardin i kuşatırken Necmeddin Gazi öldü.Yerini Melik El Muzaffer Kara Aslan aldı. Muzaffer Kara Aslan hükümdar olunca (1258) Mogol egemenliğini kabul etti ve Hulagu adına para bastırdı.Mısır ve Suriye egemenliği biten ve kendisine sığınan son Eyyubi ye Savur Kalesini verdi. Ancak burada kalmayarak Hasan Keyf e geçti.
1394 yılında Timur Mardin e yürüdü. Mardin e geldi ve hemen kuşattı. Çevreyi yakıp yıkmaya koyuldu.Sultan İsa,Timur a bağlılığını bildirdiyse de askerlerin kente saldırı düzenlemesi üzerine zincir vurularak İran daki Sultaniye ye götürüldü ve hapis edildi. Timur tarafından Mardin ve bölgesinin fethi ile görevlendirilen Kara Yörük Osman Bey,Artuklular için sürekli tehdit oluşturdu.
Osman Bey bir ordu hazırlayarak bölgede bulunan Savur Kalesi ni aldı. 1405 yılında Timur un ölümünden sonra Şam yöresindeki dağınık Türkmenlerle birlikte Mardin dolaylarına gelen Kara Yusuf, Sultan İsa tarafından iyi bir şekilde karşılandı.Hamile olan eşi Kara Koyunlu Hanedanının en tanınmışı olan Cihan Şah,Mardin de doğdu.
1417 yılında Kara Yusuf un Kahta ya yakın bir bölgede Kara Yörük e saldırdı. Ordusunun bir bölüğü Minşar Kalesi altındaki Kürt obalarını yağmaladı.Kara Yörük bozguna uğradı.Mardin in Kuzeydoğusundaki Savur Kalesi Kara Yusuf a teslim edildi. Kara Koyunlu Egemenliği Mardin ve Savur da 1432 yılına kadar sürdü.Bu tarihte Kara Yörük Osman yöreyi Kara Koyunlu Muhafız Emir Nasır dan aldı.
1515 yılında Bıyıklı Mehmet Paşa,Mardin kuşatmasında çok az sayıda asker bırakarak Mısır üzerine yürümekte olan Yavuz Sultan Selim e katıldı.Mercidabık Savaşında Halep Osmanlıların eline geçince,Bıyıklı Mehmet Paşa birlikleri ile tekrar Mardin e dönerek kuşatmayı güçlendirdi.Mardin Kalesini ele geçirmesinden sonra Sasonlu Mehmet Bey, Davut Bey ve Kürt egemenleri Malik Halit Eyyubinin de girişimi ile savaşılmadan Savur Kalesi alındı.Savur un Osmanlılar tarafından alınması haberi Yavuz Sultan Selim e Şam dan Mısır a hareketi sırasında 15 Aralık 1516 tarihinde iletildi.
1518 yıllarında Mardin Kalesi fethedildikten sonra Liva(Sancak) haline getirilerek Diyarbakır a bağlandı.1526 yılı icmal defterinde Savur,Mardin e bağlı bir yer olarak gösterilmekte ve Tanrı Kulu Yusuf adlı kişinin uhdesine verildiği belirtilmektedir.Bu yıllarda Mardin Sancağı içerisinde en önemli üç yerleşim yerinden biride Savur dur.Bununla beraber Savur a bağlı köylerin dördü Hıristiyan,diğerleri ise Müslüman inancına sahiptir.65.8 i Müslüman, 34,2 si Hıristiyanlarındır.
Savur un 1530 da bir kaza haline getirildiği ve 1540 yılında da Amid e (Diyarbakır) bağlandığı görülmektedir.Aynı yılda Kethüda adında bir kişinin yönetiminde 17 hane 1 Mücerred nüfusa sahip Buzulay Türkmen grubunun ilahi köyüne yerleştiği görülmektedir. Zamanla düzen yozlaşıp gelir azalınca Beyler Beyi ,Savaşa yeterli asker çıkarabilmek ve barışta düzeni koruyabilmek için,Besledikleri askerle Sekban (ordu) sarıcların sayısını arttırmak zorunda kaldılar.Bu nedenle vergi almaya başladılar.Savurun Kadısından (hakim) iki bin kile(tahıl ölçeği) arpa,beş yüz kile un,iki yüz Batman yağ yollanmasını istediler.
1840 yılında Diyarbakır eyaleti arasında bulunan Savur ve Midyattında bulunduğu 41 idari bölümden oluşmaktadır.18.y.y. Mardin Egemenliği için aşiretlerinde katıldığı yoğun mücadeler oldu.Bu mücadelede Savurlu Hüseyin Beyde önemli rol oynadı.Çekişmenin yoğunlaşarak Mardin dışına taşması ve bazı kanlı yağmalara dönüşmesi üzerine bazı idamlar zorunlu kılındı.Sürgücülü Hüseyin Ağa ve Gurslu Hüseyin Ağa, Süleyman Paşa tarafından Mardin de astırıldı.
  Tüm bu olaylar incelenirse
1- Bu bölge Hz. Ömer tarafından fethedildikten sonra büyük bir çoğunlukla islamiyete geçmiştir. Ömer’in sınır karakolları oluşturulmuş ve değişik arap coğrafyasından müslüman halklar yerleştirilmiştir. Siirt -Veys El Karani
2- Abbasiler tarafından 2. Yerleştirmeler yapılmıştır. Mervaniler döneminde devam edilmiştir.
3- Artuklu dönemindeki Türkler de araplaşarak arap halkın içine karışmıştır.
4- Yavuz Sultan Selim döneminde de yerleştirmeler yapılmıştır.
5- Bazı süryani aileler islamiyete geçmiş ve müslüman halkın içine karışmıştır.
6- Yavuz Sultan Selim tarafından Gerburan ve Midyat doğusuna Kürt ve Süryani çatışmalarına son vermek için yerleştirilen araplar kürtleşmiştir.
7- Tüm bölgede süryani, arap, kürt, türkmen gibi halklar birbirine karışarak bir kısmı kendi dillerini kaybetmiştir.
8- Arkeoloji, eserler yalancılara ve baştan savma beyanlara pabuç bırakmamaktadır.
     Söğütlü ve Acırlı beldeleri ile Hapsınas en eski yerleşim alanlarıdır, Yolbaşı ve Gelinkaya ise eski oldukları halde Acırlı ve Söğütlü gibi bir geçmişe sahip değillerdir. Şenköy ise diğer beldelerden bazı nedenlerle göçen ailelerin oluşturduğu bir mekandır, süryani kaynaklarında da en kısa geçmişe sahip belde olarak bilinir. Sakinlerinin neredeyse tamamı mahalmi olduğu mutlaktır.
      Söğütlü’de gerek eski mezarlıkların tamamen  incelenmesi, gerekse Zavarip denen yer altı mağara şehrinin incelenmesi için çalışmalar ilerleyen dönemlerde yapılacak ve bir çok karanlık nokta aydınlığa kavuşacaktır.
      Söğütlü arazi genişliği açısından çevrede en geniş arazilere sahip beldedir.

Bu yazıyı alıntıladığımız www.kinderip.net e teşekür ederiz...
Etiketler: ,

Yazar Hakkında

HaberPro profesyonel bir blogger haber temasıdır ve ücretsiz sunulmaktadır. Temayı indirmek ve özellikleirni detaylı incelemek için Tema sayfasını ziyaret ediniz.Teşekkürler Adsense Templates

1 yorum

  1. Hazreti Halid bunu elvelid mantikayi feth ettin soyutlude 7 sahabi şehid var 1 abdurrahman elansari 2 Zeyd elhayr hattam attai oğlu 3 şeyh elarip 4 Cabir ettei 5 elharise attai 6 muknif attai 7 elharreş geyr mensup vesselem

Cevap yaz

REKLAM ALANI

REKLAM ALANI